Yalnız ruhlar… Kırgın kalpler…Umudu can çekişenler…Yaşama tutunmaya çalışanlar…
Bir ev partisi akşamında bir araya gelirler. Etraf açılmamış onlarca kutu ile doludur. Her biri açmaya korktuğumuz sırlar gibidir. Odamızı, evimizi ve içimizi kaplayan kapalı kutular. Nereye gidersek gidelim yanımızda taşıdığımız, taşımak zorunda olduğumuz kutulardır bunlar. Bir insanı tanırken kutularını da açmaya cesaretimiz var mıdır peki?
Kutular oyunun odak noktasıdır ilişkiler. Ve elbette ilişkilerin öznesidir insanlar. Kutular oyunu seyircileri bilinmeyene, herkese anlatmaktan korktuğumuz sırlarımızı ortaya dökmeye doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Belki de hayatımızın aşkına telefonumuzdan başımızı kaldırdığımız bir an kadar uzaktayızdır. Belki de “Asla yan yana gelemeyiz, farklı dünyaların insanlarıyız,” dediğimiz kişilerle aramızda bir uçurum yoktur ve bunu anlamak için sadece küçük bir tesadüf yeterlidir.